Tunç Kılınç

Tunç Kılınç Resmi
Lise: Kabataş Erkek Lisesi. Okul sadece erkek olduğu için yandaki kız lisesinin duvarı her sene 30 cm yükselir mi? Bu çağdaki insanlara yapılan ne büyük bir eziyettir bu!

Üniversite: Amerika’da Southern Illinois University diye bir devlet okulu. Eyalet sıkıcı, okul hareketli. O yaşlarda bu bilgisayar önemli bir iş olacak öngörüsü ile onun mühendisi olalım diye başlıyoruz, sonradan anlıyoruz ki sistem analistliği değil istediğimiz.

Bölüm değiştiriyoruz, sene kaybediyoruz, ancak istediğimiz alandan alıyoruz diplomayı: İş İdaresi ve Pazarlama. 18 yaşında evden uzak, kimseyi tanımadığın bir ortamda, tam zamanlı okul ve çalışma temposunun kazandırdıkları o diploma parçasından çok daha değerli oluyor [ve bunu anlamak da yıllar alıyor!]

Sonra Türkiye’de ilk iş deneyimi: Procter & Gamble’nın Pazarlama Departmanı. Fotokopi çekip deterjan pazarlaması öğreniyoruz. Bir sene sonra koşar adım oradan uzaklaşıp, reklam sektörüne atlıyoruz: Alice / BBDO. Müşteri ilişkilerinde temsilcilikten zamanla direktörlük gibi havalı lakaplar alıyor, aynı zamanda yeni müşteri kovalıyoruz.

Beş buçuk sene sonra müşterilerden Nissan “gel benim Satış ve Pazarlama Müdürüm” ol diyor; otomobil satışını öğreniyoruz iki sene. Komili gel sana sabun ve suyu öğreteyim diyor, adımı da Pazarlama Müdürü yapıyor.

Devamlı telefon numaram değişiyor, kimse bulamıyor!

İki sene sonra Nicholson International isimli kafa avcıları ise beni bulup bir yerlere önerirken “yok yok, sen gel bizde avcı ol” diyip ikna ediyor, koca koca genel müdür adayları ile mülakat yaparken “koltuk sevdasının” iç yüzünü anlıyoruz. Kısa sürüyor tabi bu komedi de.

Kurumsal hayatın en sonunda ise Turkcell var.

Orada geçen altı sene içinde Müşteri Memnuniyeti Müdürlüğü ile başlayıp, Satış Geliştirme ve Planlama Müdürlüğü ile devam edip, Bireysel Müşteriler’den sorumlu müdür olup, katma değerli servisler sunan Shubuo’nun İnovasyon Koçluğundan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak ayrılıyoruz.

16 sene maaşlı profesyonel iş hayatı böylece sonlanıyor.

2005 yılından sonra beyninin solunu emekliye ayırıp, sağını uyandırmaya karar veriyoruz. İşe yarar yaratıcılık [her ne ise o!] ve yeni fikir üretebilme çoşkusuyla tek kişilik bir şirket kuruyor, firmalara yönetim danışmanlığı yaparken, bireylere de yaşam koçluğu veriyoruz. [Güncelleme: 2012 ile birlikte 'yaşam koçluğu' şeysine son verdik!]

Kjell Nordstrom ve Jonas Ridderstrale’nin müthiş bir sözü var:
“Günümüz toplumu, benzer eğitim almış benzer çalışanların; benzer fikirlerle benzer ürünleri, benzer kalite, benzer fiyat ve benzer yöntemlerle sattıkları benzer firmalarla dolu.”

Kjell ve Jonas abilerinden “şu kısacık hayatımızda ‘benzer’ olmamak gerek” dersini alıp, Fikir Atölyesi’nde bir şeyler karalıyoruz Aralık 2005′ten beri.

Yer Aldığı Etkinlikler

19 Mart 2016
Cumartesi
İsmail Küçükkaya ile Kişisel Gelişim Zirvesi
MEB Şura Salonu / Ankara
29 Eylül 2012
Cumartesi
Başarısızlık Zirvesi
Özyeğin Üniversitesi / İstanbul